Geçmişten Günümüze Nesnelerin İnterneti
Giriş
Bu makalede nesnelerin interneti kavramına ait tarihsel ve uygulama alanında bilgiler verilmiştir. Bu çalışmada 4. Endüstriyel devriminin beraberinde getirdiği nesnelerin interneti kavramının tarihsel gelişimi ve bugün gelmiş olduğu durumun araştırması yapılmıştır. Nesnelerin interneti kavramı bir çok kaynakta incelenmiş ve teknolojik gelişmelerin ışığında insan hayatının hangi aşamalarında yer aldığına dair bulgular tespit edilmiştir. Aynı zamanda internet kavramının geçmişten günümüze toplumsal ve ekonomik etkilerini saptayarak gelecek yıllardaki durumuyla ilgili analizler yer almaktadır.
ÖZET
Bu çalışmada 4. Endüstriyel devriminin beraberinde getirdiği nesnelerin interneti kavramının tarihsel gelişimi ve bugün gelmiş olduğu durumun araştırması yapılmıştır. Nesnelerin interneti kavramı bir çok kaynakta incelenmiş ve teknolojik gelişmelerin ışığında insan hayatının hangi aşamalarında yer aldığına dair bulgular tespit edilmiştir. Aynı zamanda internet kavramının geçmişten günümüze toplumsal ve ekonomik etkilerini saptayarak gelecek yıllardaki durumuyla ilgili analizler yer almaktadır. Bu araştırmada çevrimiçi kaynaklardan faydalanılmış ve bağımsız araştırma şirketlerinin analizleri değerlendirilmiştir. Son olarak “nesnelerin interneti” kavramının getirdiği yeniliklere değinilmiş ve risk teşkil edebilecek unsurlara vurgu yapılmıştır.
Anahtar Kelimeler
Nesnelerin İnterneti; Endüstriyel Devrim, İnternet Bilgi Güvenliği
ABSTRACT
In this study,it is investigated that the final form of the current situation and the historical development of Internet of things with the 4th industrial revolution. It is found evidences that take part in which stage of human life with the light of technological developments and the Internet of Things concept investigated in many sources. Also there are analysis about the future situation of Internet concept pinpointing the effects in economical, from past to present and social aspects. In this study benefited from online resources and evaluated analysis from independent research companies. Finally it is emphasized that the elements which pose a risk and mentioned about the innovations thanks to "Internet of things".
Keywords
IoT; Internet of Thing; Information Security; 4th industrial revolution, Internet
GİRİŞ
Günümüz dünyasının hızla gelişen teknolojilerine bakıldığında bu alanda çağ atladığımız yadsınamaz bir gerçek. Öyle ki, 4. Sanayi devrimi olarak adlandırılan ve içerisinde “nesnelerin interneti” tanımını da barındıran yeni teknoloji çağına neredeyse tüm toplumlar ayak uydurmuş durumdalar.1 Artan dünya nüfusu, dijital ürünlerin çokluğu ve internete ulaşmanın gerekliliği göz önünde bulundurulduğunda yakın gelecekte karşılacağımız tablonun, dünyamızın devasa bir teknolojik küreye dönüşeceğine işaret ediyor.
NESNELERİN İNTERNETİ NEDİR?
Nesnelerin interneti kavramı, iki veya daha fazla aynı ya da başka tür cihazla, internet ya da kendi aralarında belirlenmiş iletişim protokolleri ile haberleşebilen, analiz yapabilen ve gerektiğinde aksiyon alabilen yeni nesil bir teknolojik devrim olarak adlandırılabilir.
Kişisel bilgisayarlar, mobil cihazlar ve hatta sensörler ile kullanılabilecek olan bu teknoloji, gündelik yaşamdan üretim biçimlerine, lojistik ve ulaşım gibi alanlardan giyilebilir teknolojilere ve sağlık alanında uygulanabilirliğe kadar çok geniş bir yelpazede yakın gelecekte büyük kolaylıklar sağlayacaktır.
TARİHÇE
Bazı kaynaklar nesnelerin interneti kavramının ortaya çıkışına Cambridge Üniversitesi’nde ortak kullanılan kahve makinesinin vesile olduğunu belirtmiştir. Kahve makinesinde ne kadar kahve kaldığını öğrenmek isteyen ve ofisi uzakta olan akademisyenler, dakikada üç adet fotoğraf çekip kullanıcılara gönderen bir sistem tasarlayıp kullanmaya başladıklarında aslında nesnelerin interneti kavramını hayata geçirmişlerdi.2
Başka bir kaynağa göre ise nesnelerin interneti kavramının mucidi Kevin Ashton’dır. Ashton, RFID (Radyo Frekansı ile Tanılama) ağları üzerinde yaptığı işlerle yepyeni bir iş alanı yaratmış ve "Nesnelerin İnterneti” terimini türeterek MIT’de Auto-ID Merkezi’nin kurucu ortağı olmuştur.3
Ayrıca internet kavramı başlı başına önemli bir bileşen olarak DARPA (Defense Advanced Research Projects Agency) projesinde 1962 yılında kullanılmaya başlandı ve daha sonra 1969 yılında ARPANET (The Advanced Research Projects Agency Network) tarafından geliştirildi. Daha sonraki süreçte, 1993 yılında, GPS (Global Positioning Satellites) teknolojisinin geliştirilmesiyle beraber dünya yörüngesindeki bir uydudan yeryüzündeki bir bilgisayara veri aktarılmaya başlandı.
İşin en kökenine indiğimizde karşımıza bizi şaşırtacak bir tarih çıkıyor. 1900 yılında kablosuz telgraf adlı proje için ilk ses dalgası transmisyonunun üretilmesiyle nesnelerin interneti için gerekli bileşen ortaya çıkmış oldu.4
İLK ÖRNEKLER
Tarihte nesnelerin interneti örnekleriyle karşılaşmamız çok olasıdır. Öyle ki dünyanın en büyük firmaları bu teknolojiyi yıllar önce farkedip uygulamaya başlamışlardır. Örnek olarak 1980 yılında Carnegie Melon Üniversite’sinde Programlama Bölümü öğrencilerinin Cola-Cola’ya ait bir içecek otomatını internet üzerinden izlemeyi başarmış olmasını gösterebiliriz. Öğrenciler, cihazda kalan içecek miktarını görüntüleyebilen ve soğuk içecek kalmadığında gerekli sinyalleri verebilecek bir programlamayı test etme fırsatı bulmuşlardır.5
Ayrıca 2000’li yıllarda teknoloji devi LG, Internet Digital DIOS (bilinen adıyla R-S73CT) üzerinde tft-lcd ekran bulunan ve LAN bağlantısı olan bir buzdolabı tasarlamıştır. LCD ekranda buzdolabına ait teknik verilerin yanı sıra, kapasite bilgileri ve gıdaların tazelik durumu hakkında bilgiler de yer alıyordu.6
KULLANIM ALANLARI
Sağlık
Sağlık alanındaki kullanım örneklerinden bir tanesi Mimo Monitor adıyla üretilen bebek tulumlarıdır. Bu tulumlar, özel sensörleri sayesinde bebeklerin uykudayken nefes alışverişlerini, vücut sıcaklıklarını ve kalp atışlarını mobil cihazlara gönderip aynı zamanda belirlenen durumlarda kullanıcıyı bilgilendirebiliyordu.7
Ev Yaşamı
Bu alandaki örneklerden biri olan Nest uygulaması ile ev ve ofislerin sıcaklığı ve nem oranı kontrol edilebilmektedir. Ayrıca duman dedektoru de bulunan Nest, olası bir acil durumda kullanıcıyı uygulama üzerinden bilgilendirmektedir.8
Akıllı Şehirler
“Smart Santander” bu alanda gösterebileceğimiz ve rol modeli olarak kullanabileceğimiz bir projedir. İspanya’nın Santander şehrinde hayata geçirilen projede 15 farklı şirket yer almış ve teknolojik altyapıyı oluşturmuşlardır. Şehrin çeşitli yerlerine yerleştirilen toplam 20.000 sensör, kamera ve mobil cihaz sayesinde anlık trafik durumu, toplu taşıma araçlarının konumları ve doluluk oranlarının yanı sıra, hava kirliliği ve su kaynaklarının güncel durumu hakkında şehir sakinlerine bilgi verilmektedir.
Bir başka örnek olarak New York şehrinde gerçekleştirilen “ Don’t Flush Me” girişimini ele alabiliriz. Şehir sakinleri akıllı telefonlarındaki geliştirilmiş uygulamalar ve kendi yaptıkları sensörleri kullanarak olası su baskınlarına karşı önlem alabilmektedir. Şehirdeki kanalizasyon sistemi her yıl yoğun yağışlarda 27 milyar galon suyu limana dökmektedir. Limanda ve şehirde bulunan sensörler, su seviyesini ölçerek kullanıcılara bilgi vermekte ve tüketiciler de bu değerlere göre su kullanımlarını belirleyebilmektedir.9
Endüstriyel
Üretim faaliyetlerine geldiğimizde daha çok orta ve büyük ölçekli kuruluşların tercih edeceği sistemlere rastlanmaktadır. Örnek olarak tarım sektöründeki üretimi ve kaliteyi maksimize etmek amacıyla, tarlalara gerçek zamanlı sensörler yerleştirilmiştir. Bu sensörler sayesinde toprağın nem oranı izlenmiş, hangi hasadın ne zaman ilaçlandığı ve ne zaman sulandığı gibi bilgiler, gerek mobil cihazlardan gerek internet üzerinden anlık takip edebilebilmiştir. Ayrıca hasat ya da ilaçlama sırasında kullanılan tarım aracına yerleştirilen GPS’ler, aynı yerden tekrar geçmemek, süreyi etkin kullanmak ve yakıt tasarrufu gibi kazanımlar sağlamıştır.10
Çevre
Nesnelerin interneti teknolojisinin en geniş kitleye ulaştığı sektör çevre sektörüdür. Özellikle çevre kirliliği ve sürdürülebilir enerji alanlarında bu teknolojinin yaygınlaştırılması amaçlanmaktadır. Örneğin; “Air Quality Egg” olarak adlandırılan sensörler, iç ve dış olmak üzere iki farklı ölçüm yeteneğine sahiptir. Bunlar, bulundukları ortamdaki azot ve karbonmonoksit değerlerini analiz edip anlık olarak aktaran bir sisteme sahiptir. Ayrıca bu hava kalitesi sensörüyle toplanan verileri üreticinin web sitesinde bulunan haritaya ekleyerek diğer kullanıcılarla paylaşmak ve herhangi bir lokasyondaki hava kalitesini anlık olarak izlemek mümkün olmuştur.11
Bir başka örnek olarak ise şehirlerin ışık kirliği haritası gösterilebilir. Hemen hemen her şehre yerleştirilen ve SQM (Sky Quality Meter) olarak adlandırılan bu sensörler sayesinde, belirli bölgedeki gece gökyüzü fonunun ve yıldızların parlaklığı ile nüfus yoğunluklarına göre gökyüzünün ışık kalitesini kullanıcılarla paylaşan bir web sitesi oluşturulmuştur. Bu site sayesinde amatör gökbilimciler gökyüzü olaylarını daha az ışık olan yerlerden gözlemleme imkanı bulabilmiştir. Kullanıcılar platforma kendilerine ait sensörleri entegre ederek bilgi paylaşımında bulunabilmişlerdir.12
HEDEF KİTLE VE BÜYÜKLÜK
2003 yılında yaklaşık olarak dünya nüfüsu 6.3 milyar civarındaydı ve 500 milyon cihaz internetle etkileşim içerisindeydi.13 Dünya nüfusunun internete bağlı cihazlara bölünmesiyle kişi başına 0.08 cihaz düştüğü gözlemlenmektedir.
Akıllı telefonların, tabletlerin ve bilgisayarların üretimindeki ve tükeminindeki çılgın artış, 2010 yılında internete bağlı cihaz sayısını 12,5 milyar seviyesine ulaştırdı. Dünya nüfüsunun 6,8 milyara ulaşmasıyla kişi başına düşen cihaz sayısı 1den daha fazla olacak.14 (tam olarak 1.84)
Bu tabloda kişi başına düşen cihaz sayısı düşük gözükmektedir. Hesaplama yapılırken tüm dünya nüfüsunun baz alınmasıdır. Dolayısıyla henüz internetle tanışmamış olan coğrafyalar ve topluluklar bu sayının sapmasına yol açmaktadır. Başka bir hesapla, 2010 yılında yaklaşık olarak internet kullanıcısı sayısı 2 milyardı ve bu rakamı kullandığımızda ise kişi başına düşen cihaz sayısı 6.25’e yükselmektedir.15
1990’lı yıllarda internete bağlı bilgisayar sayısı 1 milyar iken, bu sayı 2000’li yıllarda mobil cihazların da yaygınlaşmasıyla 2 milyar kullanıcıya ulaşmıştır. Bu sayının ise günümüzde 6 milyara doğru yükseldiği tahmin ediliyor. Bu rakamlara gelişmekte olan giyilebilir teknolojiler, akıllı saatler, otomobiller ve endüstriyel ekipmanlar da dahil edildiğinde, 2020 yılında internete bağlı nesnelerin sayısı 28 milyara ulaşacağı öngörülüyor.16
SONUÇ
Günümüzde birçok başarılı firma, stratejik kararlarını ve gelecek ile ilgili planlarını üretim verilerine anında ulaşarak gerçekleştirmektedir. Bu da Nesnelerin interneti kavramıyla olabilecek bir tanımdır.
Gelecekte bu kadar devasa bir nesne topluluğunun bulunduğu haberleşme ağını yönetmek elbette zor olacaktır. Yönetilebilir cihaz sayısının artması beraberinde bir takım yönetimsel ve operasyonel zorluklara sebep olabileceği gibi güvenliği bulunmayan veya sınırlı güvenlik yöntemleri ile çalışan cihazlar ciddi veri ihlallerine sebep olabilir. IoT platformlarının başarısı binlerce ve milyonlarca verinin okunup, analiz edilmesine kadar gerçekleşen tüm erişimlerde performansı ve güvenliği nasıl sağlayacağı ile doğru orantılıdır.
Bağımsız araştırma şirketlerinin yaptığı anketlere göre gelişmekte olan şirketler öncelikli yatırımlarını bilgi güvenliği alanına yapmaktadırlar bu da bilgi güvenliği açısından internete bağlanacak tüm cihazların açık bir hedef teşkil ettiğini göstermektedir.
IoT kavramının hayatımızı kolaylaştırdığı yadsınamaz bir gerçek fakat yukarıda değinilen unsurlarda risk açısından göz önünde bulundurulması gereken bir gerçektir.
KAYNAKÇA
[1] https://www.weforum.org/agenda/2016/01/the-fourth-industrial-revolution-what-it-means-and-how-to-respond Klaus Schwab
[2] http://www.cl.cam.ac.uk/coffee/qsf/coffee.html
[3]http://news.nationalgeographic.com/news/2013/08/130830-internet-of-things-technology-rfid-chips-smart/
[4]http://www.dataversity.net/brief-history-internet-things/
[5]http://www.cs.cmu.edu/~coke/history_long.txt
[6]https://en.wikipedia.org/wiki/Internet_Digital_DIOS
[7] http://mimobaby.com/product/
[8] https://nest.com/works-with-nest/
[9] http://www.metratech.com/blog/IoT-real-examples-smart-cities/
[10] http://www.onfarm.com/about-onfarm
[11] http://airqualityegg.com/
[12] www.lightpollutionmap.info
[13] U.S Census Bureau, 2010; Forrester Research. 2003
[14] Cisco IBSG 2010; U.S Censun Bureau, 2010
[15] https://hbr.org/2014/10/the-sectors-where-the-internet-of-things-really-matters
[16] https://hbr.org/2014/10/the-sectors-where-the-internet-of-things-really-matters
[17] https://goktem.saglamoglu.com/?p=184
Makalenin orjinalini görüntülemek için https://goktem.saglamoglu.com/?p=184 adresini ziyaret edebilirsiniz.
Yazılarımız politikalarıyla korunmaktadır. Kaynak göstermeden izinsiz kullanımlar hakkında yasal işlemler başlatılacaktır. Paylaşacak ilginç bir makaleniz / deneyiminiz / örnek olay incelemeniz varsa, lütfen editor@saglamoglu.com adresinden bizimle iletişime geçebilirsiniz.